• ne kadar sikimsonik anket gibi de dursa sebat edin ve okuyun. 4-5 aylık bir iş arama periyodu yaşamış bir adem oğlu olarak naçizane gözlemlerim/tavsiyelerim bu aşağıdakiler.

    -kendinizi sosyal bir insan olarak tanımlar mısınız sorusuna "evet sosyal olduğumu düşünüyorum; rockstar değilim ama sosyalim" diye yanıt vermek. esprili kimliğinizi açık etmek güzel ama karşı tarafın nasıl tepki vereceğini tartmadan tavsiye etmiyorum.

    -minimum olarak kafanızdaki minimumdan düşük ücret söylemek. sonuçta teklif verilince "biraz yükseltsek" kabilinde mesaj verip potansiyel patronunuzun size (çocuk gibi) küstüğünü belirten bir email almak. tatsız.

    -"çalışkan mısınız" sorusuna "buna hayır diyecek kimse tanımıyorum" diye yanıt vermek. (sonucunda teklif geldi onu belirteyim, yine de hiç gerenk yok)

    -yeteneğiniz olan alanları bulmayı amaç edinen testi veren ik emekçisine 4 yanlış bir doğruyu götürüyor mu diye sormak. pozitif feedback alırsanız faydalı ve rahatlatıcı, boş ya da "pagliacci bu" yüz ifadesiyle karşılaşırsanız tatsız bir hareket.

    -sovyetlerden ayrılmış dandik ülkelerden birine halihazırda savaşın sürmekte olduğunu bilerek pos makinelerini toplamak amacıyla yazılımcı göndermiş patrona "ofisboy falan gibi daha harcanabilir kalemler yok muydu" diye sormak.

    -"çok çalışmakla aranız nasıl" diye soran takım liderine "alerjim yok" diye cevap vermek. takım liderinin o hafif sinirli gülüşü iyiye işaret değil.

    -koda açıklama yazmadığından dem vuran yazılımcının akabininde diğer yazılımcıya sen yazıyor musun sorusuna hayır yanıtı alınması ve bu olay ardından "neyse o zaman bana müsaade" diyip gülümseyerek masadan kalkar gibi yapmak

    -ailenizin para durumu nasıl sorusuna "göztepede oturuyorum ve ferrarim yok; arada bir yerdeyiz yani" demek. ne kadar "sana ne yarram" diye yanıtlamak isteseniz de bu işi kibarca ve daha az aşağılayan bir tarzda kotarmanız her zaman tavsiye edilir.

    -başvurduğunuz pozisyondaki ideal aday ünvanınızı direkt ya da endirekt olarak etkileyecek en ufak veriyi paylaşmak. dile getireceğiniz "uykusuzluğa dayanıksızım" doğru düzgün fazla mesai olmayan şirketteki ik görevlisinin "humm bu sizin alanınızda önemli bir eksiklik bunu not alayım" sözüyle karşılanabilir.
  • ingilizce yapılan bir mülakat esnasında kendini görüşmeye fazla kaptıran erkek birey tarafından, mülakatı yapan bayana baby demek yapılmaması gerekenler listesinin top 10 ine girer.*
  • - cep telefonunu acik unutarak gorusmeye girmek

    - uzmanlik gerektiren bi konuda, dogru olsa bile "i am the best on the east coast" demek (ben denedim, iki dakika sonra kendini kapinin disinda buluyosun)

    - beni almayacak da kimi alacak dusuncesiyle, gorusmeye giderken ceketin icine balikci yaka kazak giymek (ve sonunda emekli amiral gorusmeciye toslamak)

    - bir dakika olsa bile gorusmeye gec kalmak. (istemeyerek olsa bile bunu da denedim, gorusmecinin ilk cumlesi "bu ise muracaat eden tek kisi siz degilsiniz" oldu). mumkunse bi gun onceden, o gideceginiz yere, yarinki gorusme saatinizde gidin ve yolun ne kadar suruyor oldugunun hesabini yapin. butun aksilikleri (kaza yapmaniz, lastiginizin patlamasi, trafigin istisnai bir sekilde tikanmasi vs) hesaba katarak x saat once cikin yola. gerekiyosa bi gece onceden gidip o isyerine yakin bi otelde kalin. yukarida anlattigim olay, ben otelde kalmayi akil ettigim halde basima geldi. siz bana bakmayin. otoparkta yer bulma, otoparktan veya caddeden binaya ulasma, resepsiyondan iceri kabul edilme, yaka karti, yukariya telefon vs. resepsiyondan gorusmenin yapilacagi odaya gitme sureleri filan icin, gorusme saatinden bir 15 dakika once resepsiyonda olun. bekleme suresinde atmosfere alisir, biraz heyecaninizi yatistirirsiniz. ama daha da erken gidip orada problem veya ayak altinda fazlalik yaratmayin.

    - asiri heyecanlanmak veya umitsiz, caresiz bir goruntu sergilemek. (o ise girememeniz dunyanin sonu degil anasini satiyim. biraz sakin olun, biraz da kendinize guvenin, amma asla ve kat'a ovunmeyin)

    - eski isyeriniz, patronunuz, calisma arkadasinizin aleyhinde konusmak (bunu duyan gorusmecinin kafasindan derhal su cumle gecer: "bittin olum sen!")

    - gorusmeyi yapan kisiyle tartismaya girmek. (ulan salak, sirasi mi simdi herifin yanlisini duzeltmenin veya giciklasmanin?)

    - yalan soylemek (dileyen olursa, yalan soylememenin felsefi, dini ya da pragmatik gerekliligini aciklarim)

    - kafadan atma cevap vermek (yalan soylemekten biraz farkli bu)

    - sorulandan fazlasina cevap vermek (bkz: konustukca batiyorsun)

    - soruyu iyice anlamadan alakasiz bi cevap vermek. bu soruyu biraz daha acabilir misiniz veya tekrar edebilir misiniz? diye kibarca sorup, ne soruldugunu iyice anladiktan sonra cevap verin.

    - gorusmeye dus almadan, dis fircalamadan, ici kir dolu ve/veya gelisi guzel uzamis tirnaklarla, uykusuz, sarhos, tirassiz, abartili makyajla ve/veya dekolteyle, kirli ve/veya utusuz kiyafetle, kirli/boyasiz pabuclarla gitmek. erkekler icin ve ozellikle a.b.d. icin takim elbisesiz ve kravatsiz gitmek

    - frapan kiyafetler, ciyak ciyak renkler secmek. aksesuarlar, takilar. (ne gerek var aksesuara, takiya?)

    - tiras losyonu, kolonya, parfum, ter (veya diger biyolojik maddeler), sogan, sarmisak, pastirma vs kokmak. nefesin, aclik, sigara, bira, curuk dis, geniz akintisi vs kokmasi. illa bi sey kokmak istiyosaniz, temizlik kokun hafiften

    - tokalasirken yere veya baska bir tarafa bakmak ve gulumsememek. gorusmecinin elini iyi kavramamak ve elinizin olu balik gibi hissedilmesi ya da kemik kirar gibi tokalasmak. ellerin vicik vicik terli ve yagli olmasi

    - hapsirip, oksurmek kacinilmaz ise, bunu mendilsiz yapmak ve bunun icin ozur dilememek

    - dini, siyasi, irk veya cinsiyetle ilgili yorumlar yapmak

    - espri yapmak (cok masum, cok cici oldugunu zannettiginiz espriler bile risk tasir. iyisi mi hic risk almayin, espri yapiliyorsa kibarca gulun)

    - sakiz cignemek, parmak kutletmek, kalemle oynamak, anlamsiz ve gereksiz bilumum hareketler
  • -neden bu pozisyonu istiyorsunuz?
    +daha az acıtır diye.

    kıçınıza göre komiklik yapmamak.
  • dünyanın 1 numaralı fmcg şirketinin türkiye branchine gidip 20 senelik finans direktörüyle görüşmedeyken lan demek... demeyin bunu dostlarım.
  • kurumsal bir bankanın toplu mülakatında, muhtemelen ilk iş görüşmesine gelen şahıs; insan kaynakları müdürünün bok gibi kalmasına ve diğer kişilerin tebessümlerine neden olmuştur.düşünürüm düşünürüm, hala bulamam bu sorunun amacını- niyetini..

    -insan kaynakları: bizim size soracağımız sorular bitmiştir, sizin bizlerle paylaşmak istediğiniz sorular varsa onları yanıtlayalım
    - sizin burda işler nasıl gidiyor, yani çok para kazanıyor musunuz?
  • ters adam gibi görünmek, yüzden düşenin 1000 parça olması vs.

    adam 20 saniye sonra "ben sizden negatif elektrik aldım" deyiverdi bugün. allah'tan insaflı çıktı da sonradan toparladım gerçi. tabii ki ilk intiba denen şeyden sınıfta kaldım. işi alamayacağıma mı yanayım? kendimin güler yüzlü birisi olduğunu göstermeye özellikle yeni tanıştığım insanlara karşı hiç de öyle olmadığımın çözülmesine mi yanayım? ortamın gerilip adamın cv yi yarım yamalak okumasını sonradan farketmeme mi yanayım?

    sonuç: işe kabul edildim. patron itü mezunuymuş, mühendis mühendis adayının dilinden anlıyor.
  • işi alıcam diye ilk görüşmede her boka evet dersen, 2 ay sonra istifa etmek zorunda kalıyorsun. onun için her teklifi düşünerek cevaplandırın
  • "kendinizde en çok geliştirmek istediğiniz yönünüz" sorusuna gayet ciddi bir şekilde "vücudum" diye cevap vermek. sonra işi alamadı tabi turşuluk hıyar.
hesabın var mı? giriş yap